arama

Son Çırpınışlar…

  • paylaş
  • paylaş
  • paylaş
  • paylaş
  • paylaş

Ayağı mı kaymıştı yoksa bilerek mi atlamıştı bilmiyordu.

Parmak ucundan bütün vücuduna yayılan soğuk su ilk önce anılarını dondurmuştu.

Gecenin karanlığı denizi hırçın bir şekilde örtüyordu.

Yağmur çiseliyor mu yoksa çırpınışları yüzünden öyleymiş gibi miydi anlaşılmıyordu.

Öyle son anda film şeridi gibi hayatı falan geçmemişti gözünün önünden.

Zaten burnuna kaçan o ilk tuzlu su yakmıştı bütün düşünceleri.

O kadar hızlıydı ki her şey, yüzme bilmediği için paniklemesi bir kaç saniye sürmüştü.

Bir yandan panik halinde batıp çıkarken bir yandan da bağırmaya çalışıyordu. 

Bilinçli olarak tuttuğu nefesini sudan her çıkışında geri alıyordu.

Su yüzeyini bulamıyordu bir türlü.

Çırpındıkça batıyor, battıkça çırpınıyordu.

Hızlı, kısa nefesleri daha çok su yutmasına neden oluyordu.

Sonunda tutacak bir nefesi kalmadığında, kalbi sanki yerinden çıkacakmışçasına atarken gözleri donuklaşmaya başladı. Elinde sımsıkı tuttuğu şeyi geçirdi en son aklından.

Gerçekten gerek var mıydı bütün bunlara diye düşünürken, çırpınmayı bıraktı.

Yavaşça batarken tuzlu su bütün bedenini yakmaya başlamıştı çoktan. 

Bütün hayat fonksiyonları tuzlanmış bilinci ile kayboluyordu.

Suya teslim olmuştu. Bilincini kaybetmekteydi.

Bedeni bütün reflekslerden uzak boş bir torba gibi batarken avucunda tuttuğu şey yavaşça suya bıraktı kendini.

okuyucu yorumlarıOKUYUCU YORUMLARI