Başlıktan anlaşılacağı üzere kaybolmaya yüz tutmuş değerlerimiz kaçınılmaz sonu geciktirmeden sinsice peyda olan anaforun etkisinde yalpalıyoruz. Sırtımıza destek, başımızı dik tutan Ahlak yargıları şu dönemde tartışmaya açık konuma getirildi. Kime göre neye göre kısıtlama altına alınacağını ön görebilmek imkansız. Zedelenmiş güven duvarlarımız sızıntıya karşı dayanıksız ve pasif durumda, sebebini bilen biri de çıkmadı ortaya!
Aysun Altay!
31 Temmuz Cuma günü çıkan gazete ve internet sayfalarının ilk sayfadan çıkan konu başlığı oldu. Ölüm nedeni kayıtlara İNTİHAR olarak geçse de doğrusu kusursuz bir CİNAYETTİ.
Katili aynı Anadan aynı Babadan olma Abisiydi .
Ailesi tarafından Abinin tecavüzü sonrası susması içine atması beklendi, ondaki hayat ışığının söndüğünü kimseler göremedi. Ülkemizde her fiziksel ve psikolojik şiddet gören kadınlar gibi susması, katlanması beklendi. Ruhunda açılan deliklerin kanında boğulduğunda hayatına son vermekten başka çıkar yol bulamadı. Çünkü hakkını savunabileceği bir mecra yoktu, varsa da el alem korkusu, utancı bunu mümkün kılmadı.
Peki Kadınlarımızın görmezden gelindiği, yok sayıldığı hatta ve hatta ölüme maruz kaldığı memleketimizde asıl suçlu kim ? Filtre edilmeksizin +18 içerik içeren televizyon programları mı yoksa kurgusunun ahlaki kuralları taşımamasına rağmen basılan onca kitap mı ?
Cevap vermek güç, erkek sıfatı altında zihniyetlerini alçak tutan vicdan eksiliği nüksetmiş hastaları hak ettikleri deliğe tıkamak yeterli olmayacak. Dilerim bir gün Kadının değeri güzel ülkemde hakkını savunabilecek düzeye yükselir. Dilerim bir daha hiçbir Kadının, genç kızımızın yaşamı adice elinden alınmaz dilerim bu son başlık olur…
Semra Şenol
ETİKETLER
BENZER İÇERİKLER
OKUYUCU YORUMLARI
KATEGORİDEN POPÜLER HABERLER
14 Eylül 2015
16 Temmuz 2015
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
